Karada fırtınamsı rüzgar uyarısı
Karada fırtınamsı rüzgar uyarısı
İçeriği Görüntüle

UBP Milletvekili ve İçişleri Bakanı Dursun Oğuz, BRTK’da Aziz Karaaziz’in konuğu olarak yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik değerlendirmelerde bulundu.

İçişleri Bakanı Dursun Oğuz, iç siyasete ilişkin sorunların Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde konu edilmeye başlanmasına ilişkin soru üzerine halkın sorunlarının çözümü için icra makamının hükümet olduğunu ve Cumhurbaşkanlığı makamının bir temsiliyet olduğunu belirterek, “Yeri geldikçe geçmiş cumhurbaşkanları da Cumhurbaşkanı Tatar da Bakanlar Kurulu’na başkanlık etmiştir. Bu yasanın içerisinde bir haktır. Bazı konularda fikirlerini söyleme, bilgi paylaşımı ile ilgili bazı konularda uyarılarda bulunma yetkisi vardır ancak bu belli bir sınıra kadardır. Vatandaşın sorunlarının çözümü için icra makamı hükümettir” dedi.

Oğuz, cumhurbaşkanlığı seçiminde kişilerin değil düşüncelerin oluşturduğu politikanın seçileceğini kaydederek, “Seçimde bir tarafta federasyon diğer tarafta da iki egemen eşit devlet politikası yarışacak” dedi. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın son beş yıldır yürüttüğü politikanın Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte yürütüldüğüne vurgu yapan Oğuz, 5 yılın boşa geçirildiğine ve masadan kaçıldığına yönelik iddialara yanıt vererek, Cumhurbaşkanı Tatar’ın Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliğinin olmadığı bir masaya oturmayacağını dile getirdiğini çünkü geçmişte yıllarca federasyon görüşmelerinde masaların dağıldığını hatırlattı.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler’de KKTC’nin tanınması çağrısı yaparken, federasyon görüşmeleri istenmesinin tezat olduğuna işaret eden Oğuz, Kıbrıslı Türklerin dünyaya federasyon görüşmeleri ile açılacağı görüşünün bugüne dek gerçekleşmediğini anımsattı.

Son 5 yıldan beridir iki egemen eşit devlet, Türk devletleri ile ilişkiler, Türkiye Cumhuriyeti ile ortak politika, egemen eşitlik tanınmadan masaya oturulmayacağı gibi somut politikalar ortaya konulduğuna dikkat çeken Oğuz, federasyonun ucunun nereye gidebileceğinin bilinmediğini, Türkiye Cumhuriyeti’nin etkin ve fiili garantörlüğünün Kıbrıs Türklerinin güvenliği için hayati öneme sahip olduğunu belirtti.

Kıbrıs Türk halkının geleceği için egemen bir devletin önemine vurgu yapan Oğuz, Ortadoğu’da süren savaşların her şeyden öte güvenliğimizin ve özgürlüğümüzün önemini bir kez daha gözler önüne serdiğini söyledi.

Federasyon görüşmelerinin yıllarca denenmesine ve karşı tarafta anlaşma isteğinin olmadığının görülmesine rağmen ucu açık federasyonu savunanların gelecek için somut görüşler sunmadıklarına, somut görüşleri varsa da bunu paylaşmadıklarına işaret eden Oğuz, “Söylediklerinin hiçbiri kendi inisiyatifine bağlı değildir. Başkasına bağlıdır. Senin talebin başkasının inisiyatifine bağlıysa, nasıl diyebiliriz ki Kıbrıs Türklerinin haklarını ve taleplerini koruyabilecek bir düzen olabilecek?” diye konuştu.

“Egemen eşit iki devlet derken Rumların da hakkını veriyoruz, haklarını gasp etmiyoruz. Ama onlar öyle bir şey demiyor, hiçbir zaman Kıbrıs Türklerinin de hakkı vardır demiyor” diyen Oğuz, federasyon görüşmelerinden sonuç alınamayacağı için yüzümüzü başka yöne dönmeye devam etmek gerektiğini belirtti. Oğuz, “Federasyon görüşmek istemek KKTC’nin tanınmasını istememek demek oluyor” dedi.

Oğuz ayrıca, Birleşmiş Milletlerin ve aldığı kararların eskisi gibi dünyada itibarının kalmadığına da değindi.