19 Ekim’de bir Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılacak.. İki iddialı aday var.. Ve bu adayların ortaya koyduğu iki farklı politika…

Söz konusu politikalara ve bu politikaları sahiplenen adaylara destek veren taraftarlar bulunuyor. Ve doğal olarak bu taraflar, kendi adayını destekleyen postlar atıyor, o görüşü benimseyen başkalarının postlarını beğenip paylaşıyorlar. Zaten sosyal medyanın çalışma mantığı da budur!

Buraya kadar gayet doğal ve olması gerektiği gibi.. Ama işte tam da bu saatten sonra önce saygı, ardından da insanlık yok olup gidiyor bu sosyal medya çöplüğünde!..

Nasıl mı?

Son örnek iki duayen gazeteci, yılların köşe yazarları Ahmet Tolgay ve Akay Cemal!..

Her iki isim de milliyetçi, görüşlerini yıllardır her platformda açık açık ortaya koyan insanlar.. Ersin Tatar’ın propaganda ekibi onlarla ve bazı başka toplumun tanınmış isimleri ile kısa röportajlar yapmış, onların Tatar hakkındaki izlenimlerini paylaşmış!

Benzer durum Tufan Erhürman’ın ekipleri tarafından da yapılmış. Toplumun çeşitli kesimlerinden insanlar Erhürman’ın politikasını destekleyen açıklamaları ile bilbordlarda ve sosyal medyada yerlerini aldılar.

Az önce de söyledim, bu bir seçim ve elbette propaganda da olacak, taraftarlar da olacak, farklı görüşler de.. Ne var ki; Ersin Tatar’ı destekleyen, O’nun politikasını beğenen insanlar sosyal medyada garip bir saldırganlıkla adeta linç ediliyor, hakarete uğruyor! Bu nasıl bir insanlık? Oysa Tufan Hocanın politikasını destekleyen postların altında organize şekilde küfre bulanmış saldırganlık dolu postlar görmek mümkün değil!

Elbette bu durum Tufan Hoca’nın sorumluluğunda değil ve eminim ki o da bunları görüp üzülüyordur.. Çünkü Tufan hoca güzel insandır..

Bir başka örnek de eski Başbakan Hakkı Atun.. Adamın siyasi hayatı belli, düşünceleri belli.. Sırf aklındakileri bir kameraya söyledi diye ne morukluğu kalmış, ne satılmışlığı!

Ve çok üzgünüm ki; bu yorumları yapanların kimileri evet fake hesaplar ama kimileri de yurdum insanları! Bu nasıl bir ruh hali! Sırf onlar gibi düşünmüyor diye bu insanlar “satılmış, gronkçu” gibi çok çirkin yakıştırmalara maruz kalıyorlar!

Onun fikri beğenmiyorsan dinleme, illa dinlemek istiyor ve cevap vermek istiyorsan da o zaman karşı fikir ortaya koy.. Demokrasi dediğiniz şey tam da budur.. Adaplı bir tartışma ortamında desteklediğin adayı ve onun fikirlerini savun..

Ancak görüyorum ki; maalesef cehalet toplumu çok kötü sarmış durumda! Bir insanın ortaya koyduğu düşünceye karşı, onun yaşı, statüsü, özel hayatı vs. gibi bel altı saldırganlıklar, küfürler en kibar tabiriyle ayıptır!

Hadi 17-18 yaşındaki gençlerin dünyaya bakış açıları çok farklı olabilir, onay vermesem de onlardan gelen saldırgan mesajları bir nebze anlarım.. Ama yaşını başını almış aklı başında sandığımız insanların bu denli basit ve insanlığını unutmuş yorumlarını okuduğum zaman onlar adına ben utandım..

Daha seçime bir ay var ve unutmayalım ki hepimiz bu küçük adada yaşıyoruz, bir birimizin yüzüne bakıyoruz!

Hasipoğlu: Gazze’nin direnişi, Türk dünyasının ortak vicdanında yaşamaya devam edecek
Hasipoğlu: Gazze’nin direnişi, Türk dünyasının ortak vicdanında yaşamaya devam edecek
İçeriği Görüntüle

Son sözlerim de bu insanlık dışı tavırları sergileyen vatandaşlara gelsin:

Bu yazdığınız küfürlü, alaycı cümlelerle taraftarı olduğunuz Tufan Hoca’ya fayda değil zarar verirsiniz!