Menelau Haravgi’ye verdiği özel söyleşide, Holguin’in rolünün, Cenevre’de gerçekleştirilen gayriresmi genişletilmiş görüşmede kararlaştırıldığı üzere önceki görev dönemde atılan adımların devamının ön hazırlıklarını yapmak olacağını, çabaların ana hedefin müzakere sürecinin yeniden canlandırılması olduğunu söyledi.
Holguin’in, iki tarafın tezlerini bildiği için zaman kaybetmeden ilerlemesini beklediklerini, bunun için hazır olduklarını söyleyen Menelau “Türk tarafının, federasyon zemininde çözüm çerçevesi dışındaki tezlerinin önlerinde önemli bir engel teşkil ettiğini” söyledi.
Menelau bu engele rağmen bugüne kadar bazı adımlar atıldığını, bu adımların sonucu olarak hedeflerinin bir sonraki istasyonu için çalışmaya devam ettiklerini belirtti. Çabanın daha somut ve daha görünür perspektifi olduğunu söyleyebilecek noktaya varmak için Türk tarafının, federasyon çerçevesi içerisindeki bir çabanın başlamasına gerekli siyasi iradeyi göstermesi gerektiğini savunan Menelau devam etmekte olan çabanın da uzlaşılmış çerçeve içerisinde olduğunu belirtti.
Menelaos Menelau bu çabanın Haziran’da başarısız olması halinde bunun etkilerinin neler ve devamında ne olacağının sorulması üzerine, Haziran sonunu, Genel Sekreter başkanlığında ve önceki gayriresmi görüşmedeki aynı kadro ile yeni bir gayriresmi genişletilmiş görüşme yapılacağından, “bir sonraki önemli istasyon” olarak niteledi. Menelau “Çıkmaz ya da bu çabanın başarısızlığı bizim için seçenek değildir. Beklentimiz, çabanın devam etmesi ve müzakerelerin yeniden başlamasına yakınlaştıracak daha çok atımlara ve sonuçlara götürmesidir.” ifadesini kullandı.
Yeni geçiş kapılarında anlaşmaya varılamamışken diğer konularda nasıl anlaşma sağlanacağı sorulmasına karşılık Menelau, Türk tarafının tavrına rağmen son zamanlarda özlü adımlar atıldığını savunarak, Holguin’in 2024 Ocağı ile yaz dönemi arasındaki önceki görev süresini, Genel Sekreter’in Ekim 2024’te New York’ta gerçekleşen Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis ile çalışma yemeğini, Cenevre’de gerçekleşen gayriresmi genişletilmiş görüşmeyi bu adımlara örnek gösterdi.
Menelau “Hedefimiz, bir sonraki genişletilmiş görüşmeye Genel Sekreter’in Mart’taki görüşmenin ardından yaptığı açıklamasında yer verdiklerinin tamamında ilerleme kaydederek gitmek. Elbette ana mesele müzakere sürecinin yeniden başlamasıdır. Geçiş noktaları konusunda henüz anlaşma sağlanamamış olabilir ancak özlü görüşme yapıldı. Bu görüşme devam ediyor ve bazı sonuçlara varabilmek için gerekli unsurlar masaya yatırılmıştır. Çabaya devam ediyor ve her türlü olanağı kullanıyoruz” dedi.
Yeni geçiş noktalarında asıl meselenin, Türk tarafının kendi önerdiği Haspolat ve Akıcılar’da geçiş noktası açılması pozisyonunu koruması ve Rum tarafının önerdiği Kiracıköy-Gaziler ve Erenköy önerilerini kabul etmemesi olduğunu savunan Menelau, Genel Sekreter’in ilgili açıklamasında 4 geçiş noktasından söz edildiğini hatırlattı. Türk tarafının 2, Rum tarafının 2 nokta önerdiğini mütekabiliyet olursa anlaşmaya varılabileceğini söyledi. Menelau ilk adım olarak Lefkoşa Surlariçinde yayalar için bir geçiş noktası önerdiklerini Türk tarafının henüz buna da bir cevap vermediğini ileri sürdü.
Menelau ara bölgeye güneş parkı kurulmasıyla ilgili görüşmelerin de sürdüğünü ancak anlaşmaya varacak noktaya gelebilmesi için daha gidilecek yol olduğunu belirtti. Çözülmesi gereken teknik nitelikli konular ve Türk tarafının tezinden kaynaklı bazı siyasi engeller bulunduğundan söz eden Menelau bunların, Türk tarafının elektrik şebekesine iki ayrı bağlantı olması gerektiği tezinden kaynaklandığını bu tezin, bu tür inisiyatiflerin ruhuna aykırı olduğunu öne sürdü.
Mayın temizleme konusunda biraz daha ön çalışma yapılması gerektiğini ancak bazı adımlar atılabileceğini söyleyen Menelau İki Toplumlu Gençlik Komitesi dışında ilerleyen konunun mezarlıklar konusu olmasının ironiyle yorumlandığı hatırlatıldığında “Bütün inisiyatiflerin hedefi çözüm hedefinin ileri götürülmesine katkı sağlamaktır” dedi.