Lacivert Media tarafından çekimlerine 20 Temmuz’da Lefkoşa’da başlanan filmin Güzelyurt Mevlevi bölgesindeki setine giden Öztürkler, burada filmin yapımcısı ve Lacivert Media Direktörü Coşkun Özer ve Yönetmen Özer Feyzioğlu’ndan yapım süreci hakkında bilgi aldı.
Meclisten yapılan açıklamaya göre, ziyarette konuşan Meclis Başkanı Öztürkler, Kıbrıs Türk halkının direnişinin, tarih boyunca sergilenen en onurlu mücadelelerden biri olduğunu belirterek, bu mücadelenin gelecek nesillere aktarılmasının büyük önem taşıdığını vurguladı.
Filmin, Kıbrıs Türk halkının varoluş destanını sadece kendi insanına değil, tüm dünyaya anlatacak güçlü bir eser olma potansiyeline sahip olduğunu dile getiren Öztürkler, kültürel ve tarihi mirasın sanat yoluyla yaşatılmasının önemine dikkat çekti.
Öztürkler, Kıbrıs Türk halkının mücadelesinin uluslararası kamuoyuna doğru ve etkili bir şekilde anlatılmasının, haklı davanın anlaşılması açısından büyük bir rol oynayacağını ifade etti.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin silahlanma faaliyetlerine ve dış ilişkilerine dikkat çeken Öztürkler, “Bu süreçte anavatanımıza sahip çıkmak, geçmişimize sahip çıkmak ve geleceğe aktarmak için mücadele veriyoruz” dedi. Türk askerinin varlığı ve anavatanın garantörlüğünün kendileri için tartışma konusu olmadığını vurgulayan Öztürkler, “Bugün nereye giderseniz gidin hem Türkiye Cumhuriyeti hem de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti bayraklarını özgürce dalgalanırken görürsünüz” ifadelerini kullandı.
Sanatın, özellikle sinemanın bu noktada en güçlü iletişim araçlarından biri olduğunu söyleyen Öztürkler, projeye emek veren tüm ekibe teşekkür ederek çalışmalarında başarılar diledi.
-Feyzioğlu
“Ayşe Tatile Çıktı” filminin yönetmeni Özer Feyzioğlu da, Kıbrıs Türk halkına gösterdikleri misafirperverlik ve katkılarından dolayı teşekkür ederek, filmin hem tarihi gerçekliğe hem de kaliteye en yüksek düzeyde bağlı kalınarak hazırlandığını söyledi.
Feyzioğlu, Kıbrıs’ta zorlu bir coğrafyada çalışmalarını sürdürdüklerini ancak yerel halkın desteğiyle projeyi hızla ilerlettiklerini ifade ederek “Tarihe not düşmek gerekiyor. İnsan hafızası zayıf ve yaşanan acılar zamanla unutuluyor. Sanatçılar olarak görevimiz, tarihin doğru anlarına doğru notları düşerek ilerlemek” dedi.
Projenin, 1957’de TMT’nin kuruluş ihtiyacını doğuran zulmün hikâyesini anlattığını belirten Feyzioğlu, “Bu yolda acı çekmiş, şehit olmuş, hayatını harcamış herkese layık bir eser yaratmak en büyük hedefimiz. 1957’den 1974’e kadar bir neslin hayatı insan hakları ihlalleri, evrensel suçlar, yerinden yurdundan edilme gibi trajedilerle geçti. Bizim görevimiz, bu ihlalleri ve suçları tarihe duygu yaratarak kaydetmek” diye konuştu.
Feyzioğlu, filmi hem içerik hem de tarihsel doğruluk açısından titizlikle hazırladıklarını vurgulayarak, “Burada çok acılar çekildi. Amacımız, bu acılara layık, kalıcı ve evrensel bir eser ortaya koymak” dedi.