Talim ve Terbiye Dairesi Müdürlüğü, Kolejlere Giriş Sınavı’nın ikinci aşaması olan KGS 2 sınavının tarihinin değiştirileceği yönündeki spekülasyonlara ilişkin yazılı açıklama yaparak, akademik takvimin dışına çıkılmasının pedagojik, bilimsel ve etik açıdan sakıncalı olduğuna dikkat çekti.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Son zamanlarda kamuoyunda KGS 2 sınavının tarihinde değişiklik yapılacağı yönündeki spekülasyonlar nedeniyle bir açıklama yapmak zaruri hale gelmiştir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan Akademik Takvim, eğitim-öğretim faaliyetlerinin sistemli, planlı ve öngörülebilir biçimde yürütülmesini amaçlayan temel bir dokümandır. KGS 2 sınavının bu takvim doğrultusunda belirlenen tarihte yapılması yalnızca bir idari karar değil; aynı zamanda bilimsel, pedagojik ve etik sorumlulukların bir gereğidir.”
Eğitimde süreklilik ve öngörülebilirliğin, öğrencilerin zihinsel ve duygusal gelişimleri için kritik öneme sahip olduğuna dikkat çekilen açıklamada, gelişim psikolojisi araştırmalarının; sınavlara yönelik planlı, rutin ve öngörülebilir süreçlerin öğrencilerin daha sağlıklı bir performans göstermesine katkı sağladığı hatırlatıldı.
“Sınav tarihinin değiştirilmesi öğrencilerde anksiyete, motivasyon kaybı ve tükenmişlik gibi sorunları tetikleyebilir”
Bakanlık, sınav tarihinin değiştirilmesinin öğrencilerde anksiyete, motivasyon kaybı ve tükenmişlik gibi sorunları tetikleyebileceğini, aynı zamanda sınıf içi öğretim süreçlerinin bütünlüğünü bozabileceğini belirtti.
Ölçme-değerlendirme biliminin temel ilkelerine de dikkat çekilen açıklamada, sınavların geçerli ve güvenilir olabilmesi için önceden ilan edilen tarihlerde yapılmasının önemine vurgu yapıldı.
Açıklamada, sınav tarihindeki belirsizliğin veya değişikliğin, özellikle sosyo-ekonomik açıdan dezavantajlı öğrenciler üzerinde orantısız etkiler yaratabileceği ifade edilirken, öğrencilerin ve velilerin hazırlık süreçlerini bu takvime göre yapılandırdıkları hatırlatılarak, sınavın ertelenmesinin toplumsal adalet duygusunu zedeleyebileceği belirtildi.
Yayımlanan akademik takvime bağlı kalınmasının kurumsal güveni ve kamu vicdanını pekiştirdiği vurgulanan açıklamada, veliler bilimsel temeller ve pedagojik sorumluluklar doğrultusunda hareket etmeye davet edildi.