4 Ağustos'da teknesi parçalanan iş insanı Halit Yukay'ın cesedi, yaklaşık 1 ay sonra denizden çıkarıldı.

Denizin 68 metre derinliğinde bulunan ceset için titiz bir çalışma yürütüldü.

Marmara Denizi'nde Kapıdağ Yarımadası'nın Turanköy açıklarında süren çalışmalar sırasında, dün cesetten DNA örnekleri alınmıştı. Bugün de ceset, bütünlüğüne zarar verilmeden adli tıp incelemesi için yüzeyle çıkarıldı ve savcılığa teslim edildi.

OLAYIN GEÇMİŞİ

4 Ağustos'ta Yalova'dan kendi kullandığı tekneyle denize açılan Yukay'ın teknesi 5 Ağustos'ta parçalanmış halde bulundu.

Tekne bulunmasına rağmen Yukay'ın cesedine hemen ulaşılamadı.

Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, gelişmiş arama gemileriyle çalışmalara destek vermeye başladı. Sahil Güvenlik Komutanlığı, Deniz Liman Şube Müdürlüğü ve Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğüne ekipleri, bölgede titiz bir çalışma yürüttü.

Kaybolmasından 19 gün sonra, 23 Ağustos'ta akşam saatlerinde "Halit Yukay isimli kazazedenin cansız bedeni olduğu değerlendirilen bir cesetin, dalgıçların envanterinde bulunan yandan taramalı sonar ile bulunduğu" duyuruldu.

Yukay'a ait olduğu belirtilen ceset, 68 metre derinlikte belirlendi. Ekipler, cesede ulaştı ancak, kuvvetli dip akıntısı ve rüzgar nedeniyle, "bütünlüğü bozulmuş" cesedin yüzeye çıkarılması için titiz bir çalışma yürütüldü.

Halit Yukay'ın cansız bedeni denizden çıkarıldı - 1Halit Yukay, 4 Ağustos'ta saat 15.10'da Bozcaada'ya gitmek üzere 'Graywolf' isimli teknesiyle denize açılmıştı.

CESET EN ÖNEMLİ DELİL

Yukay'ın cesedi, savcılık soruşturması için kritik öneme sahipti ve mümkün olduğu kadar bütün halde otopsiyle incelemesi gerekliydi.

Parçalanmış vaziyetteki cesedin mümkün olduğu kadar bütün halde yüzeye getirilmesi, kazanın nedeni ve suçluların belirlenmesi için kritik öneme sahipti. Bu amaçla kontrollü bir çalışma yürütüldü.

Adli Tıp Uzmanı Profesör Hakan Kara, 68 metre derinlikte bulunan bir cesede tuzlu suyun etkisini değerlendirirken, birçok olumsuz duruma dikkat çekmişti. Kara, NTV'ye yaptığı açıklamada, "Bedeni yaklaşık 25 gündür tuzlu suyun altında bu çürüme evrelerini yavaşlatı. Ancak su altında olmanın bir de dezavantajı var. Su altındaki hayvanla, böcekler, su altı canlıları mutlaka cesetten beslendiği için bozulmalar bekliyorum." demişti.

Kara, cesedin uzun süre su altında kalmasının delil belirlenmesi açısından ne ifade ettiğinin sorulması üzerine de, "Kemik kırıkları, kafa tası kırıkları, omurgada kırılkar, el ayak kırıkları var ise bu suya düşmeden önce maruz kaldığı travmaya bağlı olduğunu düşündürür. Otopside bunlar ortaya çıkacaktır." bilgisini vermişti.

CHP olağanüstü kurultaya gidiyor
CHP olağanüstü kurultaya gidiyor
İçeriği Görüntüle

SORUŞTURMANIN GEÇMİŞİ

İş insanı Halit Yukay, 4 Ağustos'ta öğleden sonra Yalova'dan denize açılarak Bozcaada rotasını izelemeye başladı.

Yukay'dan bir süre sonra haber alınamadı. Yakınları Sahil Güvenlik ekiplerini durumu iletti, 5 Ağustos'ta Yukay'ın teknesi parçalanmış halde bulundu.

Tekne bulunmasına rağmen Yukay'ın cesedine hemen ulaşılamadı.

Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, gelişmiş arama gemileriyle çalışmalara destek vermeye başladı. Sahil Güvenlik Komutanlığı, Deniz Liman Şube Müdürlüğü ve Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğüne ekipleri, bölgede titiz bir çalışma yürüttü.

Kaybolmasından 19 gün sonra, 23 Ağustos'ta akşam saatlerinde "Halit Yukay isimli kazazedenin cansız bedeni olduğu değerlendirilen bir cesetin, dalgıçların envanterinde bulunan yandan taramalı sonar ile bulunduğu" duyuruldu.

Yukay'ın, Bozcaada'da gece kalmayı, ardından sanatçı arkadaşı Kıvanç Tatlıtuğ ile Yunan adalarında buluşmayı planladığı anlaşıldı.

Tatlıtuğ, olaya ilişkin bilgilerini paylaşırken, "Halit Yukay’ın yaptıkları programa göre bir gece Bozcaada’da konakladıktan sonra hava durumuna göre seyrine devam edeceğini ve 8 Ağustos’ta Halit Yukay’ın eşi, çocukları, kendi eşi ve oğlu ile teknesi olan bir çift ve çocukları ile Yunanistan tatillerine devam edeceklerini." söyledi.

Yukay dosyasında en ayrıntılı bilgiyi Tatlıtuğ verdi. Yukay'ın yola çıkmasının ardından Tatlıtuğ ile konuştuğu, hatta muhtemel kaza saatinde en son konuşmayı Tatlıtuğ'un yaptığı anlaşılıyor. Yukay, 4 Ağustos'ta saat 15.00 sıralarında Yalova'dan yola çıktı ve saat 17.00 sıralarında Tatlıtuğ ile görüştü. Tatlıtuğ, saat 17.09'daki görüşmesinin kesilmesinin ardından Yukay'a ulaşamadığını söyledi.

5 Ağustos'ta saat 14.30 sıralarında Balıkesir'in Erdek ilçesi Kapıdağ Yarımadası Turanköy açıklarında seyir halinde olan ticari gemiden deniz yüzeyinde yarı batık durumda tekne parçalarının görüldüğü ihbarı yapıldı. Sahil Güvenlik Güney Marmara Grup Komutanlığı ekipleri bölgeye giderek enkazı buldu.

GEMİ KAPTANI TUTUKLU

Yukay'ın parçalanmış teknesine çarptığı öne sürülen ve "Taksirle ölüme neden olma" suçlamasıyla Yalova'da gözaltına alınıp yurt dışı çıkış yasağı ve adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Arel 7 isimli kuru yük gemisinin kaptanı Cemal Tokatlıoğlu, daha sonra tutuklandı. Geminin burnunda, çarpma izleri bulundu ve Yukay'ın tekne boyasına benzer izlere rastlandı. Tokatlıoğlu, bir enkaza çarptıklarını, manevra yaptığını ancak Sahil Güvenliğe haber vermediğini söylemişti.

Kaptan Tokatlıoğlu'da olay günü vardiya değişimi sırasında köprüüstünde yalnız olduğunu, yardımcı personelin yemek için ayrıldığını ileri sürmüştü.

Saat 17.00 sıralarında, Marmara Adası geçildikten sonra seyir halindeyken ani bir sarsıntı hissettiğini ifade eden Tokatlıoğlu, “Sağımda ve solumda iki parça gördüm, tahta parçası sandım. Ortasından geçtikten bir süre sonra içim rahat etmediği için geri döndüm. Bu sırada can simidi gördüm. Önceki parçaların ne olduğunu anlayamadım. Bizimle ilgili olmadığını düşünerek yoluma devam ettim.” dedi.

GEMİ PERSONELİ İFADE VERDİ

Aynı gemide görevli Usta gemici Metin Sarı da ifadesinde şu iddiada bulundu:

"- Çanakkale Boğazı’nı geçtikten sonra saat 08.00’da vardiyasını teslim edip, saat 16.30’a kadar geminin başüstünde boya yaptım.

- Sonrasında yemek hazırlığı yaptık. Tavuk pişiriyorlardı. Yardım etmek için pişen tavukları aşağı indirdim ve çiğ etleri yukarı çıkardım. Aşağıya tavuk almaya indiğim esnada, gemide bir titreşim oldu.

- Çıktığım esnada, deniz yüzeyinde yüzen parçalar gördüm. Tekne parçalarına benziyordu. Tekne parçalarını cep telefonumla video kaydına aldım. Gemi, yüzen tekne parçaları etrafında manevra yaptı. Sonra rotamızda devam etik. Video çekerken yanımda 2'nci kaptan da vardı. Gördüğüm batık tekne parçaları ‘Süvari’ beyin bilgisi dahilindeydi. O yüzden başka yere bilgi vermedim."