KKTC

Dışişleri: Kıbrıs'ın, güvenlik açısından Doğu Akdeniz’de bir hedef haline gelmesine yol açılıyor

Dışişleri Bakanlığı, Amerika Birleşik Devletleri’nin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne uyguladığı silah satış kısıtlamasını kaldırma kararını uzatmasını eleştirerek, Doğu Akdeniz’de istikrarı teşvik etmekten uzak olan bu karar ve Rum tarafının üçüncü taraflarla yaptığı askeri işbirliği faaliyetlerin adayı güvenlik açısından bir hedef haline getirdiği uyarısında bulundu.

Bakanlık açıklamasında, ABD’nin, 1987 yılında GKRY’ne yönelik uygulamaya koyduğu silah satış kısıtlamalarını 2020’de aldığı kararla kısmen, 2021’de ise tamamen kaldırdığına işaret ederek, bu kararın, birer yıllık uzatmalarla uygulanmasına devam edildiği kaydedildi. Açıklamada, ABD yönetiminin son olarak GKRY’ne uygulanan silah satış kısıtlamasının kaldırılması kararının bugünden itibaren 30 Eylül 2026’ya kadar bir yıl daha uzattığı vurgulandı.

Açıklamada, “Hal böyleyken, silah satış kısıtlamasını kaldıran kararın daha da esnetilerek 5 yılda bir gözden geçirilmesi ve bilahare gözden geçirilmenin de bertaraf edilmesini sağlamaya yönelik Kıbrıs Rum tarafının girişimlerinin de ABD Yönetimi nezdinde devam ettiği anlaşılmaktadır” denildi.

Dışişleri açıklamasında, ABD’nin 2025 yılı başlarında Kıbrıs Rum tarafını “Yabancılara Askeri Satışlar ve Fazla Savunma Malzemesinin Elden Çıkarılması Programı”ndan yararlanmaya uygun bulduğu açıklamasının ardından bir süre önce Rum yetkililerin ABD’den silah alımı için harekete geçtiği ve ihtiyaç listesi hazırladığı yönünde basında yer alan ifadelere de değinildi.

Açıklama şöyle devam etti:

“ABD’nin Kıbrıs Rum tarafının silahlanmasına imkan tanıyan kararları ve askeri yeteneklerini artırmasına yönelik yardımları Doğu Akdeniz bölgesinde istikrarı teşvik etmekten uzak olmanın yanı sıra, GKRY’nin diğer üçüncü taraflarla yapmakta olduğu askeri işbirliği faaliyetleri ile birlikte Kıbrıs adasının Doğu Akdeniz’de güvenlik açısından bir hedef haline gelmesine de yol açmaktadır. Bu gerçekler ışığında, ilgili tüm tarafları sağduyu ile hareket etmeye ve Kıbrıs Rum tarafının provokatif ve saldırgan tutumunu cesaretlendirmekten vazgeçmeye davet ederiz”